Ünlü Fransız yazar Michel Houellebecq’in İslâmî yönetim altındaki bir Fransa tasviri yaptığı “Soumission” (Teslimiyet) adlı kitabı bugünlerde piyasaya çıktı.
2022’de geçen romanda üniversitelerde zorunlu olarak Kur’an dersleri okutulduğu, kadınların başlarını örtmeye zorlandığı ve yasaların çok eşliliğe izin verdiği bir Fransa resmediliyor.
Kitapta yavaş yavaş süren “çöküş” sürecinin ardından bir Müslüman lider Cumhurbaşkanlığı’na seçiliyor, kadınlar çalışma hayatından vazgeçmeye teşvik ediliyor ve böylece işsizlik düşüyor.
Banliyölerde suç oranı sıfıra iniyor. Sonunda da “duyarsızlaşan” Fransızlar, İslâmî Fransa gerçeğini kabul ediyor.
“İslâm karşıtı felâket tellâllığı”
Kitapla ilgili tartışmalar, günler öncesinden başlamıştı.
“Edebiyat kisvesi altında İslâm karşıtı bir felâket tellâllığı mı yapılıyor?”, “Bunun kurmaca bir öykü olması, kitabın aşırı sağın propagandasına hizmet ettiği gerçeğini değiştirir mi?” gibi sorular soruldu.
Bazı kesimler ise yazar Houellebecq’ın sadece bir yazar olarak yapmasını gerekeni yaptığını ve dünyaya ayna tuttuğunu savunuyor.
Kitabın büyük tartışma yaratması, İslâm ve kimliğin Fransa’da ulusal çapta yıllardır devam eden tartışmanın merkezinde yer almasından kaynaklanıyor.
Geçen yıl göçmenlik karşıtı aşırı sağcı Ulusal Cephe, büyük bir sıçrama kaydederek, ilk kez ulusal ölçekte yapılan bir seçimden; Avrupa Parlamentosu seçimlerinden birinci parti olarak çıkmıştı.
Ulusal Cephe lideri Marine Le Pen, 2017’de yapılacak başkanlık seçimlerinin en güçlü adaylarından biri olarak kabul ediliyor.
Kitapta, Le Pen’in iktidara gelmesini önlemek için ana akım partiler, karizmatik bir lider olan Muhammed bin Abbas’ı desteklemeye karar veriyor.
Daha önce, Eric Zemmour adlı sağcı gazetecinin “Kendine güveni gelen İslâm’ın karşısında Fransa’nın moral çöküşünü” anlatan “Le Suicide Francais” (Fransız İntiharı) adlı kitabı benzer bir tartışma yaratmıştı.
Bazı yorumcular, Houellebecq’in bu kitabıyla Zemmour ve diğer “neo-reaksiyonerlerin” (yeni irticacıların) tezlerine entelektüel itibar kazandırdığını söylüyor.
Sol eğilimli Liberation gazetesinden Laurent Joffrin’e göre “Medyadaki tartışmalar bittikten sonra Michel Houellebecq’in kitabı, aşırı sağın tezlerinin edebiyata girdiği ya da yeniden girdiği bir dönüm noktası olarak fikirler tarihindeki yerini alacak.” diye yazdı.
Televizyon sunucusu Ali Baddou ise “Hakarete uğramış gibi hissediyorum. Yeni yıl, büyük bir Fransız romancının eseri aracılığıyla yayılan İslâm düşmanlığıyla başlıyor.” dedi.
Kaynak: http://www.bbc.com/turkce/haberler/2015/01/150107_fransa_islam_kitap